KADER: Dünya siyah, Coğrafya Kader…

Bugün yeni yazım ile sizlerleyim sevgili okurlarım. Bugün yazımda “Kader” kelimesini tahta çıkarmaya ve zirvedeki merdivende yerinizi almaya hazır mısınız? Evettt… dediğinizi duyuyorum o zaman basamaklara çıkmaya başlayalım. Beş harften oluşan “Kader” kelimesi bizim bu dünyada nefes alırken, zamanımızdan saniyeler azalırken, yaşadığımız her olaya verdiğimiz bir isim aslında. Ama tabi önce bir kaynak olan sözlükten kader ne demek ona bakalım. Sözlük anlamına göre kader, “Alın yazısı, yazgı” anlamlarına gelir. Hani kader genellikle kaçınılmaz bir kötü talihtir ya “Kadere boyun eğme” yazgısı, o talihi kabul etmek vardır. Aslında “Kaderin cilvesi” de derler. Beklenmedik bir anda olur ya her şey sonra kader de varmış deyip sayfayı kapatırız. Yani öyle sanarız.
Aslında o sayfa hiçbir zaman kapanmaz. Bize yeni sayfalar vermeye devam ederek bizden bir kitap yazmamız istenir. Yani her insan bir kitaptır. Onu okumasını bilene…
Hiç duydunuz mu? “Kader birliği” diye bir söz. Duymadıysanız da dolaylı yoldan muhakkak duymuşsunuzdur. İyi ve kötü olaylara, günlere rağmen her şeyi birlikte yaşamak, paylaşmak demektir. Hani insanlar evlenirken nikah memuru der ya “iyi günde, kötü günde, hastalıkta, sağlıkta…” Filan diyerek devam eden bir cümlesi vardır. O cümlenin sonunda kader birliğine var mısınız? Diye sorar aslında. Evet dediğimiz kader birliğine yüzyıllardır kimler hakkıyla yerine getiriyor akıllarda soru işaretleri “…???” hani Leonardo Da Vinci, Mona Lisa’nın dudaklarını 12 senede boyamış ya, biz bırakalım 12 seneyi 12 gün birinin derdine dayanabiliyor muyuz?
Hepimizin hayatlarında, kader yollarında tümsekler, boşluklar hep var. Bu tümsekleri çıkarken ya da boşluklara düşerken belki çok yaralanıyoruz. Bağlanan kabuklar tekrar tekrar koparılıyor belki ama sonunda hayata karşı sert bir kabuk bağlıyoruz. Ondan sonra ise hayatın ne kadar boş, anlamsız olduğunu anlandığımız anda düştüğümüzde yaralanmıyoruz, yaralar kabuk bağlamıyor. Adeta sert bir nasır bağlıyoruz, bu rengarenk görünen siyah dünyaya karşı.
Hepiniz duymuşsunuzdur. İbn-i Haldun’un “Coğrafya kaderdir” diye bir sözü vardır. Evet…Coğrafya kader ama doğduğumuz evlerde bizlerin en büyük kaderidir. Hayatımızda bulunan kader yolumuzda etkileri çok büyük oluyor. Rengarenk görünen bu siyah dünyada hepimiz bir renk olmaya çalışıyoruz. Yani özetlemem gerekirse, Coğrafya kader, doğduğumuz evler yol, bizler bilinmeyen kitap ve dünya simsiyah bir renk.
Evet bugünlük benden bu kadar sevgili okurlarım bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle…
Yazar: Gül Tekbaş