Tahir Büyükkörükçü Hocaefendi Vefatının 14.yılında Anılıyor

 Tahir Büyükkörükçü Hocaefendi Vefatının 14.yılında Anılıyor

Konya’nın manevi mimarlarından Tahir Büyükkörükçü Hocaefendi’nin vefatının üzerinden tam 14 yıl geçti.Konya’nın ve 20. yüzyılın önemli İslâm âlimlerinden Tahir Büyükkörükçü’yü Konya ve İslam alemi hiç unutmadı.

Bazı ruhların göçüşü insana ölümü sevdirir. Bu ruhların dünya macerası da dünyadan göçleri de ibret doludur. Konya’nın manevi dinamitlerinden biri olan şerle, küfürle ve işbirlikçileriyle hiçbir zaman işi olmayan, sadece ve sadece Allah rızasını gözeten bir hayat yaşan Vaizlerin Sultanı Tahir Hocamızı rahmet ve minnetle anılıyor.

ÖMRÜ TEBLİĞ HİZMETİYLE GEÇTİ

Konya’da doğan Tahir Büyükkörükçü, ilkokulu mahalle okulunda okur. Konya’da Karma Ortaokulu olarak bilinen meşhur okula devam eder. Bu sıralar ilk defa hoca olmak ister. Konya’nın meşhur hocaefendilerinden Mustafa Kurucu’dan hadis dersleri alır. Hayran olduğu Mahmut Sami Ramazanoğlu’dan da mânevî ders alan Tahir Büyükkörükçü, 1945’ten sonra askerlik dönüşü, eski garaj civarındaki Boncuk Camii’nde imamlığa başlar. Vaizlik ve müftülük yapar. Zamanın Diyanet İşleri Başkanı Ahmet Hamdi Akseki’nin Konya’ya gelişinde vaazını dinlediği Tahir Hoca, prosedür gereği yapılan bir imtihanla 1951 yılında Konya merkez vaizliğine tayin edilir. 1965 yılında da Konya müftüsü olur. Ve Tahir Hoca artık ömrünü İslam’a hizmet etmeye adar. 1950 yılında resmî göreve, vaizliğe başladı. Genç ve heyecanlıydı, güzel konuşuyordu. Konuşmaları ruhlarda inkılâba sebep oluyordu. Çünkü söyledikleri ile bizzat amel etmekte, yaşadıklarını cemaatine anlatmaktaydı. İlim sahibiydi, büyük cemaatler saatlerce onu dinliyor, kimse sıkılmıyor, bırakıp gidemiyordu. Zira insanı hayran bırakan bir üslubu vardı. Tebliğleri devam etti. Camiler doldu taştı. Salonlarda on binlere hitâb edildi. Rasûlullah -sallâllahü aleyhi ve sellem-’in ravzasında, Beytullah’ın gölgesinde vaaz şerefine erişti. Cennet vatanı karış karış gezdi. İrşâd faaliyetleri Avrupa’ya dek uzandı. Avrupa’dan vatana gelen on binlerce konuşma bandı, binlerce insanın hidayetine vesile oldu.

İSMET İNÖNÜ’NÜN KORKULU RÜYASI

1965’de Denizli’de başlayan salon konuşmalarıyla tanınmaya başlayan Büyükkörükçü’ye ilgi, 1960-70’li yıllarda Adana, Ankara, Bursa, Ceyhan, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Isparta, Karaman, Kayseri, Malatya, Maraş, Nevşehir, Niğde, Samsun, Sivas gibi merkezlerdeki çeşitli camilerde verdiği vaazlara ilgi her geçen gün arttı. 1968’deki meşhur İzmir Alsancak Spor Salonu konuşması, o günün siyasilerinin fevkalade dikkatini çekmiş ve İsmet İnönü bir meclis konuşmasında Tahir Büyükkörükçü’den söz ederek şöyle demiştir: hükümeti destekleyen üç saç ayak var. Birisi Said-i Nursi, birisi Konya Müftüsü, birisi de Gazâlî…”. Türkiye, onu İsmet İnönü’nün korkulu rüyası olarak tanındı. Yedi yıla yakın devam eden müftülük döneminden sonra kendi arzusu ile tekrar kısa bir süre vaizlik yaptı ve 1973 yılında emekliye ayrıldı. 12 Eylül Darbesi’nden sonra tekrar Kapu Camii’ne dönerek 2000 yılına kadar vaaz verdi.

YAŞAMI VE ESERLERİ

Başta Mahmut Sami Ramazanoğlu olmak üzere Ali Ulvi Kurucu, Hacı Veyiszâde Mustafa Efendi, Havlucu Ahmed Efendi, Lâdikli Hacı Ahmed Efendi, Konyalı Dişçi Mehmed Efendi, Mehmed Zâhid Kotku, Mekkeli Üstad Muhammed Alevî Mâlikî, Muhammed Harrânî, Musa Topbaş, Necip Fazıl Kısakürek, Yahyalılı Hacı Hasan Efendi gibi kişiler, Büyükkörükçü’yü ziyaret edenler arasındaydı. Eserleri ise; Hakîkî Vechesiyle Mevlâna ve Mesnevî, İslâm’da Edeb, Mevlânâ ve Mesnevî gözüyle Peygamber Efendimiz, Mübarek Ramazan ve Oruç, Müslüman Peygamberini Tanımalısın.

EN BÜYÜK DERDİ MÜSLÜMANLARIN YÜZÜNÜN GÜLMESİDİR

Hoca efendi misafirperverdir. Başta Mahmud Sami Ramazanoğlu Efendi hazretleri olmak üzere, Lâdikli Hacı Ahmed Efendi, Hacı Veyis Zade Mustafa Efendi, Muhammed Harrani Hazretleri, Musa Topbaş Efendi, Muhammed Zahid Kotku Efendi, Mekkeli Üstad Muhammed Alevi Maliki, Yahyalılı Hacı Hasan Efendi, üstad Ali Ulvi Kurucu, Havlucu Ahmed Efendi, Konyalı Dişçi Mehmed Efendi gibi nice büyükler, Necip Fazıl gibi nice üstadlar evlerine teşrif etmişlerdir. Hali hazırda yaşayan birçok zevat da evlerinde misafir olmuştur. Allah dostlarına dost, düşmanlarına karşı düşmandır. Mevlana hayranıdır ve binlerce Mesnevi beytini vaazlarında ezbere okur. Mehmed Akif’i çok sever; üstat Necip Fazıl’la çok muhkem dostlukları vardır. Ali Ulvi Kurucu ile sohbetlerine doyum olmaz. Fıkıh ve tasavvufta çok titizdir. İmam-ı Azam hazretlerini çok sever ve Hanefi fıkhı konusunda lakayidliğe asla taviz vermez. Tasavvufta ise ölçüsü Şeriat’tır. Tasavvufa asla dil uzattırmaz ama Şer-i Şerif’e uymayan hallere de asla itibar etmez. Hayır yapmada önde olmayı sever. Yakınlarına ve çevresine, ’Nerede bir hayır işi varsa, sizin de mutlaka payınız, katkınız olsun’ diye tavsiye eder. Hafızlığını tamamlayanları umreye göndererek ödüllendirir. Haftalık sohbetlerinde mutlaka para toplanır ve bir ihtiyaç sahibine yardım edilir. Onun en büyük derdi İslam’ın ve Müslümanların yüzünün gülmesidir.

Tahir Büyükkörükçü Kimdir?

Ömrünü İslam’a adayan Tahir Büyükkörükçü Hocaefendi, 1925 yılında Konya’da doğdu. İlkokulu mahalle okulunda, ortaokulu ise Karma Ortaokulu’nda okudu. Üçüncü sınıfta okuduğu sıralarda Kapu Camii’ne giden ve burada bir Haci İsa Ruhi Bolay efendinin vaazından çok etkilenen Büyükkörükçü, daha sonra okulunu bırakarak Bolay’dan ders almaya başladı. Konya’nın Meşhur hocaefendilerinden Hacı Veyiszâde Mustafa Kurucu Hocadan Hadis dersleri aldı. Ebû Said Muhammed Hâdimi hazretlerinin Berika adlı eserini de, Kurucu Hoca’dan okudu. Bu arada, o günün hafızlık merkezi olan Bulgur Tekkesinde hafızlık çalışmalarına devam etti. Fırsat buldukça da Hacı Hâki Efendiden Farsça dersleri alır.

Hayran olduğu Mahmud Sami Ramazanoğlu hazretlerinden de manevi ders alan Tahir Büyükkörükçü, asker dönüşü, eski garaj civarındaki Boncuk Camiinde imamlığa başladı ve diğer yandan da yarım kalan hafızlığını tamamladı. Çeşitli camilerde verdiği vaazlara ilgi her geçen gün arttı. Zamanın Diyanet İşleri Başkanı Ahmed Hamdi Akseki bir vesile ile Konya’ya geldi ve Tahir Hoca’nın vaazını dinleyerek, çok beğendi. Prosedür gereği yapılan bir imtihanla Tahir Hoca 1951 yılında Konya merkez vaizliğine tayin edildi.

1960 İhtilaline kadar vaazlarına devam eden Tahir Hoca, İhtilalin sıkıntılı günlerinde dahi vaaz vermeye korkmadan devam etti. İki yıl sonra mahkemeye verilerek vaizlik vesikası elinden alındı 1964 yılında Burdur’a sürgün edildi.

1965’te Konya’ya müftü olarak döndü. Yedi yıla yakın devam eden müftülük döneminden sonra kendi arzusu ile tekrar kısa bir süre vaizlik yaptı ve 1973 yılında emekliye ayrıldı.

1977 yılında Milli Selamet Partisinden Konya milletvekili olarak Meclise girdi. 12 Eylül darbesinde tutuklandı; ‘İslâmî esaslara dönülmesini ve İslâmî devlet kurulmasını istediği’ iddiasıyla Askeri Mahkemece yargılanarak, 11 ay cezaevinde kaldı. Beş yıl devam eden mahkemelerden sonra 1985’te berat etti. Cezaevinden çıkınca tekrar Kapu Camii ne döndü ve vaazları 1999 yılına kadar devam etti.

Tahir Büyükkörükçü Hocaefendi birçok önemli özelliğinin yanısıra misafirperverliği ile de bilinirdi. Başta Mahmud Sami Ramazanoğlu olmak üzere, Lâdikli Hacı Ahmed Efendi, Hacı Veyis Zade Mustafa Efendi, Muhammed Harrani, Musa Topbaş Efendi, Muhammed Zahid Kotku Efendi, Mekkeli Üstad Muhammed Alevi Maliki, Yahyalılı Hacı Hasan Efendi, Necip Fazıl, Ali Ulvi Kurucu Hocaefendi, Havlucu Ahmed Efendi, Konyalı Dişçi Mehmed Efendi gibi nice alimler ve büyükler de Tahir Büyükkörükçü Hocaefendiyi evinde ziyaret etmiştir.

Konya’nın manevi dinamiklerinden İslam alimi Tahir Büyükkörükçü, 86 yaşında Konya’da vefat etmiştir.

Haber: Alaaddin Aladağ

Konya Bülten

Benzer Haberler