Değişim ve Dönüşüm Meselesi…

Değişim ve dönüşüm çağın kavramları… Kimi zaman gelişimle birlikte kullanılır kimi zaman ise yenilenmenin eskiyi bırakmanın veya yeni bir başlangıç yapmanın itici gücü olarak görülürler. Aslında değişim ve dönüşüm aynı hedefe giden kavramlar olmadıkları gibi çıkış noktaları da aynı değildir.

Değişim bir şeyin ya da durumun bir halden başka bir hale geçmesi. Genellikle yüzeysel, küçük çaplı veya kısa vadeli bir farklılaşmayı ifade eder. Değişim, çoğunlukla aşamalı bir şekilde gerçekleşir ve genellikle dış faktörlerin etkisiyle ortaya çıkar.

Eski bir kıyafetin boyanarak farklı bir renge sahip olması ya da İnsanların alışkanlıklarının zamanla evirilmesi (örneğin bir diyet alışkanlığı) değişim olarak nitelendirilebilir.

Dönüşüm, bir şeyin ya da durumun özünde ve yapısında köklü bir değişim yaşamasıdır. Dönüşüm, daha derin ve kalıcı bir süreçtir. Dönüşüm, genellikle bir farkındalık ya da kriz sürecinden geçerek gerçekleşir. İçsel ya da sistematik bir yeniden yapılandırmayı ifade eder.

Bir tırtılın kelebeğe dönüşmesi ya da geri dönüşümle bir plastik şişenin tamamen farklı bir ürün (örneğin sentetik kumaş) haline gelmesi dönüşüm olarak nitelendirilmektedir.

Basit bir analoji ile anlatmak gerekirse,

Değişim: Bir arabayı boyamak (rengi değişir ama hâlâ araba olarak kalır).

Dönüşüm: Arabayı parçalarına ayırıp yeni bir robot yapmak (fonksiyonel yapısı değişmiştir).

Değişim, bir başlangıç noktasıdır; bir şeyi düzeltmek, güzelleştirmek ya da geliştirmek için kullanılabilir. Bir deneyim ve yeni bir sürecin devreye girmesidir. Bu bağlamda düşünüldüğünde her değişim olumlu sonuç vermeyebilir. Yine de denemek ve bireyin toplumun ülkelerin değişimi her zaman onları ileri götüren bir eylemdir. Kayıplara ve boşa giden emek, zaman ve paraya mal olsa da…

Dönüşüm ise daha kapsamlıdır; kimlik, yapı ya da işlev değiştirerek tamamen farklı bir oluşuma geçmektir.  Dönüşmek için bir süre bir birikim gerekir. Dönüşüm bir çeşit evrimleşmedir. Eskinin ya da denenmişsin birikmesi üst üste katlanması ve tüm bu birikimin üzerinden yeni bir ide ve bir fikir doğurarak bir üst versiyona geçiştir. Bu iki kavramın bu şekilde ele almak sürdürülebilirlik bağlamında her ikisinin de ayrı ayrı kullanım alanları oluşturulması anlamına gelir.

Değişimi başat kavram olarak kabul etsem de esas ulaşmak istediğim hedef dönüşümdür. Bundan sonraki yazılarımın çoğunda dönüşüm bağlamında fikirlerimi kelimelerle bağdaştıracağımı belirtmek isterim. Bu köşede ve bu satırlarda kişinin ruhsal ve zihinsel dönüşümü, atıkların anlamsal dönüşümü, eserlerin değere dönüşümü, paranın katkıya dönüşümü ve bireysel azmin toplumsal inançlara dönüşümü gibi kavramlar üzerine kafa yoracağız.

İnsanın kendini bulma kendini anlama ve bu şekilde yaratılışı kavrama yolculuğunda, bu kelimelerle birlikte, hep birlikte dönüşmeyi ve en iyi versiyonumuza doğru yol almayı ümit ediyorum.

Bilgehan YILMAZ