Konya’da Gizli Kalan Tarih: Akmanastır
Konya’nın tarihi dokusuyla ünlü Sille Mahallesi, yakınındaki tepenin eteğinde düz kaya cephesinde kolaylıkla işlenebilen tüf kayaç yapısında inşa edilen Akmanastır’da, kilise, şapel, ayazma (kutsal su kaynağı), rahip odaları, inziva yerleri ile bir de mescit bulunuyor. Akmanastır, hem Bizans hem de Selçuklu dönemlerine uzanan tarihi geçmişiyle kültürel bir değer taşıyor.
Tarihi manastır, Kapadokya’daki mimari yapılara benzeyen kaya içine oyulmuş kilise, şapel, ayazma, rahip odaları ve mescit gibi bölümleriyle dikkat çekiyor. 11. yüzyılda yenilendiği belirtilen Akmanastır, Hristiyan tarihi kaynaklarında “Aziz Khariton Kilisesi” olarak geçiyor.
Kapadokya’yı Andıran Kaya Mimarisi
Akmanastır’ın merkezinde, dört payeli ve kemerli bir yapı olan kaya kilise bulunuyor. Kilisenin boyu 20 metre, genişliği ise 13 metre. Bizans mimarisi özelliklerini taşıyan yapı, o dönemin dini ve kültürel zenginliğini yansıtıyor.
Tarihi mekanın en önemli yerlerinden ayazmaya ise dere kenarındaki menfezden dar merdivenle iniliyor. Duvar ve tavanı taşla örülü yerde, Hazreti Mevlana’nın kaldığı ve ibadet ettiği tarihi kaynaklarda belirtiliyor. Keşiş odalarında ise hücre şeklinde yapılar bulunuyor.
Bölgedeki bir mağaraya, Hazreti Meryem’in Hazreti İsa’yı dünyaya getirdiği mağara ile manevi irtibat kurulduğu inancından dolayı Meryem Ana Vaftiz Yeri adı verildiği bilgisi manastır kitabesinde yer alıyor.
Akmanastır, 1927’den itibaren 47. Mühimmat Bölük Komutanlığı Şehit Er Ali Bağcı Kışlası sınırları içinde muhafaza edildi. Tarihi mekanlar, 1998’de “Korunması Gerekli Kültür Varlığı” olarak tescil edildi.
Cephanelik Dönüşüm Projesi kapsamında 47. Mühimmat Bölük Komutanlığı’nın Çumra’daki yerine taşınma projesiyle, alanın Büyükşehir Belediyesine devredilmesiyle tarihi mekanları Konya Bülteni ekibi olarak görüntüledik.
Kapadokya’daki mimari yapıların benzerlerinin de olduğu yerde askeri mühimmat deposu olarak kullanılan kaya oyma ve her biri 65 metre uzunluğundaki 14 galeri dikkati çekiyor.
İnşa tarihi bilinmeyen mühimmat galerileri, aydınlatmalarıyla tuz mağaralarını andırıyor. Yaklaşık 150 metre uzunluktaki 2 metre genişliği ve 3 metre yüksekliğindeki koridor, galerileri birbirine bağlıyor.
Her bir galeride metrelerce yükseğe açılan havalandırma bacası bulunuyor.
Hazreti Mevlana’nın Sıklıkla Ziyaret Ettiği Biliniyor
“Kayıtlara göre, Hazreti Mevlana’nın bu manastıra geldiğini, sıklıkla ziyaret ettiğini ve buradaki kutsal ayazmada 7 gün 7 gece ibadet ettiğini biliniyor. Bu dönemde manastır içinde mescit yapıldı. Çelebi efendiler (Mevlevi postnişin / Mevleviliğin önde gelen isimleri) bu mescitte ibadet etti. Manastıra çeşitli hediyeler verildiğini kayıtlardan biliniyor. Bir manastır içinde mescit bulunması oldukça önemli. Bugün dünyada içinde mescit bulunan üç manastır var. Bu bakımdan oldukça eşsiz.” olduğu ifade ediliyor.
Haber ve Fotoğraflar: Alaaddin Aladağ